NUMARALI
HADİS-İ ŞERİF:
حَدَّثَنَا
مُسَدَّدٌ
حَدَّثَنَا
يَزِيدُ ح و
حَدَّثَنَا
حُمَيْدُ
بْنُ
مَسْعَدَةَ حَدَّثَنَا
بِشْرٌ عَنْ
عَبْدِ
اللَّهِ بْنِ
عَوْنٍ عَنْ
عَامِرٍ
أَبِي
رَمْلَةَ قَالَ
أَخْبَرَنَا
مِخْنَفُ
بْنُ
سُلَيْمٍ قَالَ
وَنَحْنُ
وُقُوفٌ مَعَ
رَسُولِ
اللَّهِ
صَلَّى
اللَّهُ
عَلَيْهِ
وَسَلَّمَ
بِعَرَفَاتٍ
قَالَ يَا
أَيُّهَا
النَّاسُ
إِنَّ عَلَى
كُلِّ أَهْلِ
بَيْتٍ فِي
كُلِّ عَامٍ
أُضْحِيَّةً
وَعَتِيرَةً
أَتَدْرُونَ
مَا
الْعَتِيرَةُ
هَذِهِ
الَّتِي
يَقُولُ
النَّاسُ
الرَّجَبِيَّةُ
قَالَ
أَبُو دَاوُد
الْعَتِيرَةُ
مَنْسُوخَةٌ
هَذَا خَبَرٌ
مَنْسُوخٌ
Mihnef b. Süleym
demiştir ki:
"Biz Arafat'da
Rasûlullah (s.a.v.) ile otururken şöyle buyurdu.
"Ey insanlar!
Şüphesiz ki her sene her ev halkına bir uhdiyye ve bir atire vardır. Atire
nedir biliyormusunuz? Atire halk'ın errecebiyye dedikleri şeydir.
Ebû Dâvûd dedi ki; Atire
neshedilmiştir. Bu (atire ile ilgili) haber neshedilmiştir.
İzah:
Tirmizî, edahi; Nesaî:
İbn Mâce edahi; Ahmed b. Hanbel IV-215, V-76.
“Dadaya" kelimesi,
dâhiye kelimesinin çoğuludur. Hanefi âlimlerinden tbn Abidin'in
Şürünbilâlî"den naklettiğine göre "Dahiyye" kelimesi arapçada
sekiz şekilde kullanılır: l. Udhiyye 2. IIdhiye 3. Idhiye 4. Idhiyye 5. Dahye
6. Dıhye 7. Edhatiin 8. Idhatün.
Hanefi fıkıh
kitaplarından "ed-Dürr'iil Muhtar" isimli eserde açıklandığı üzere
bu kelime, aslında kurban bayramı günü anlamına gelmekle beraber, zamanla
mecazen kurban bayramı günlerinde kesilen hayvanlara isim olmuştur.
"Çocuk onun
yanında koşma çağına erince -İbrahim Ona- yavrum dedi. Ben uykuda görüyorum ki,
seni kesiyorum"[Saffât 102] âyet-i kerimesinde de, işaret edildiği gibi
tslâmiyette; kurbanın tarihi Hz. İbrahim'in oğlunu kurban etmeğe karar
vermesiyle başlar.
Hz. İbrahim'in, Allah
için kurban etmeye karar verdiği oğlunun kim olduğu İslâm âlimleri arasında
ihtilaflıdır. Bazılarına göre; Hz. İsmail'dir. Bazılarına göre de Hz.
İshâk'tır.
"Şerh-u
Müsellem-is-sübut" ta Hz. İbrahim'in kurban etmek istediği çocuğun, oğlu
İshâk olduğu iddia edilmişse de İbn Abidin (r.a.) gerçekte bu çocuğun hz. İshak
olmayıp Hz. İsmail (a.s.) olduğunu çeşitli delillerle isbât etmiştir. İbn
Abidin'in açıklamasına göre Cumhur ulemâ da Hz. İbrahim'in kurban etmek
istediği çocuğun oğlu İsmail olduğu görüşündedir.
Atire ise; Receb ayının
ilk on günü içerisinde kurban edilen koyun demektir. Receb ayında kesildiği
için bu ismi almıştır.Şevkâni'nin Neyl-ül-Evtâr isimli eserinde ifâde ettiği
gibi, îmam Nevevi âlimler atire'nin Receb ayın' da kesilen kurban anlamına
geldiğinde ittifak etmişlerdir.Metinde aecen = "Ev halkı'nın herbirine her
sene bir kurban kesmek gerekir" cümlesi Sünen-i Ebû Davud'un bazı
nüshalarında "Her ev halkına yılda
bir kurban gerekir" Şeklinde geçmektedir. Bu şekle göre; bir evin tüm
fertleri için bir tek kurban yeterli olmaktadır. Âlimlerin bu husustaki
görüşlerini ileride 2380 numaralı hadisin şerhinde açıklayacağız inşâallâh